21 Temmuz 2024 Pazar

GEÇİTKALELİ MEHMET EMİN DESTANI

Geçitkaleli Mehmet Emin Destanı

Kan kokuyor kan
Boğaziçi ve Geçitkale köyleri
Acı bir duman
Tütüyor evlerin üzerinden
Ve yerlerde
Delik deşik edilmiş ölüler
Dinleyin
Vahşet buradan başladı
Burada kahpece vuruldu Türkler
Burada Doksan yaşını unutup
Tığ gibi bir delikanlı olduğuna
İnandı Mehmet Emin

XXXXX

Titrek ve buruşuk elleriyle
Sarıldı mavzerine
İçinde sonsuz bir iman vardı
Doksan yılı görmüş gözlerinde
Nefret ve kin
Fakat bilmiyordu ki Mehmet Emin
İnsan değildi saldıranlar
Kudurmuş birer köpekti
Ve ötekiler gibi o da
Kahpece öldürülecekti
Çok geçmedi
Vuruldu birden
Ve boylu boyunca yere
Uzandı Mehmet Emin

XXXXX

Henüz ölmemişti
Bir kan boşanmıştı yaralarından
Irmak gibi
Aklından neler geçmiyordu ki Mehmet Emin'in
Ölmek gibi, yaşamak gibi
Yaşamak, evet yaşamak
Kendi toprakları üzerinde
Çocuklarıyla, torunlarıyla
Geçmişleriyle, yarınlarıyla
Kim bilir belki de ölmeyecekti
Fakat bilmiyordu Mehmet Emin
Saldıranlar birer kudurmuş köpekti
Yanına yaklaştılar
Ve şaştılar ölmediğine
Baktı... Baktı...
Ve gelenleri kendisi gibi
Birer insan sandı Mehmet Emin

XXXXX

Bu onun son aldanışı oldu
Üzerine tenekelerle gaz dökülürken
Birden anladı gerçeği ve sustu
Yumdu asırlık gözlerini
Her şeyi Allah'a bıraktı
Köpeklerden birkaçı
Birer kibrit çaktı
Ve gecenin koynunda
Geçitkale köyünde
Dalgalanan bir bayrak gibi
Yandı Mehmet Emin

XXXXX

Bu destan burada bitmedi
Sonra yıllar geçti aradan
Soydaşları
Aldılar Mehmet Emin'in öcünü
Dalgalanıp yandığı yere
Doksan yıl özlediği
Türk Bayrağını diktiler
Unuttu yakıldığını
Unuttu öldüğünü
Ve gördü asırlık gözleri o günü
Yıllarca sonra
Uyanılmaz sanılan bir uykudan
Uyandı Mehmet Emin

Ümit Yaşar OĞUZCAN

Hiç yorum yok: