5 Mayıs 2021 Çarşamba

ADANA - TARSUS - SİLİFKE - KARAMAN - KONYA

1. GÜN: Adana

Adana’ya varışımızın ardından Merkez Cami’nin hemen karşısındaki Roma Köprüsü’ne gidiyoruz. Köprünün yirmi bir ayağından, on dört tanesi görülmektedir. MS 2. yüzyıla tarihlenen köprü yaklaşık 310 m uzunluğundadır. Çukurova Üniversitesi Kültür Merkezi olarak hizmet veren Ramazanoğlu Konağı Adana’daki sivil mimari örneklerindendir. Konak 1369-1400 tarihli Ramazanoğlu Beyliği Sarayı’nın ayakta kalan kısmıdır. Tepebağ’daki Adana evlerinden biri restore edilip 2011 yılında Sinema Müzesi yapılmıştır. Müzenin odalarından biri sinema sanatçısı Yılmaz Güney’e ayrılmıştır. Ülkemizin en büyük müzelerinden biri olan Adana Arkeoloji Müzesi ziyaretimizde bölgede bulunan çok farklı örenlerde ele geçen sanat eserlerini göreceğiz. Büyük Saat’in yan tarafındaki 500 yıllık Kazancılar Çarşısı Adana’nın sosyal, ticari hayatının ve el sanatlarının görülebileceği en iyi yerdir. Öğle yemeğimizin ardından Tarsus’a hareket ediyoruz. Tarsus doğumlu Aziz Paul’e adanan Aziz Paul Kilisesi MS 11-12 yıllarında yaptırılmıştır. 2001’de onarımı tamamlanan kilise, 1415’te camiye çevrilmiştir. Kilise ziyaretimizin ardından, Tarsus’un 2002’de satın alarak yok olmaktan kurtardığı Nusret Mayın Gemisi’ne gidiyoruz. Anadolu’nun en fazla bilinen efsanelerinden biri olan Eshab-ı Kehf Tarsus’a 14 m uzaklıktaki Dedeler Köyü’ndedir. 15-20 basamakla inilen mağara yaklaşık 300 m2 büyüklüğündedir. Gün sonunda otelimize gidiyoruz.

2.GÜN: Mersin / Kanlıdivane / Cennet Cehennem

Kahvaltımızın ardından Dağlık Kilikya sınırları içinde Kanytella (Kanlıdivane) kentine hareket ediyoruz. Doğu Toroslar’ın inanılmaz manzarası içinde kendine, bir obruğun yanında yer bulan bu eski yerleşimin ardından Silifke yakınındaki Cennet ve Cehennem Obrukları’na gidiyoruz. Bu iki obruktan Cennet Obruğu’nun dibindeki Meryem Ana Kilisesi’ni ziyaret ediyoruz. Bu ziyaretlerimizin ardından bölgenin en önemli kentlerinden biri olan Olba’ya (Uzuncaburç) kutsal kente gidiyoruz. Olba ziyaretimizin ardından otelimize hareket ediyoruz.

3. GÜN: Silifke / Mut / Karaman / Ereğli

Kahvaltımızın ardından Hıristiyanlığın en önemli azizelerinden biri olan Aya Tecla’nın Kilisesi’ni (Meryemlik) ziyaret etmek için Silifke’ye doğru hareket ediyoruz. Anadolu’da Hıristiyanlığın yayılmasında Aziz Paul ile birlikte çok önemli bir rol oynayan Tecla Silifke’ye yerleşip hayatının sonuna kadar çevredeki insanlara şifa dağıtmıştır. Aya Tecla Kilisesi ziyaretimizin ardından bölgenin en iyi korunmuş Manastırı olan Alahan’a hareket ediyoruz. Alahan ziyaretimizin ardından Anadolu tarihinde önemli bir yeri olan Karaman ulaşıyoruz. Karaman’daki öğle yemeğimiz sonrasında hedefimiz Taşkale’de bulunan buğday depoları. Taşkale’den sonra Anadolu’daki en güzel Hitit anıtı olan İvriz Anıtı’nı görmeye Halkapınar’a gidiyoruz. İvriz ziyaretimizin ardından Ereğli’deki Cherry Garden otelimize giriş yapıyoruz.  

4. GÜN: Ereğli / Binbir Kilise / Çatalhöyük / Konya

Günümüze Anadolu’daki en önemli Hıristiyanlık merkezlerinden biri olan Binbir Kilise ile başlıyoruz. Özellikle 9. yy’da Kudüs’e giden hacılar için önemli bir nokta olan yerleşimde çok fazla sayıda kilise göreceğiz. Binbir Kilise’den Çatalhöyük tarihi günümüzden 9000 yıl öncesine kadar giden ve döneminin en büyük yerleşimi olan Çatalhöyük’te kerpiç evleri, hala duvarların üzerinde olan dünyanın en eski fresk örneklerini ve şehir planını göreceğiz. Ziyaretimizin ardından Konya’ya dönerek yarattığı fikirler ve onu sembolize eden tören ile 700 yıldan fazla bir süredir insanları ve toplumları etkileyen Mevlana’nın mezarını ziyaret edeceğiz. Öğle yemeğimizin ardından turumuz şehirdeki turumuza en önemli Selçuklu eserlerinden olan 1251 tarihli Karatay Medresesi ile başlıyoruz. Günümüzde çok farklı nitelikteki Selçuklu eserlerine ev sahipliği yapan medresenin çinileri inanılmazdır. Taş işçiliğinin Anadolu’daki başyapıtlarından biri olan taç kapısı ile İnce Minareli Medrese ve içeride sergilenen kitaplar mutlaka görülmelidir. Şehrin ortasındaki tepe üzerinde yükselen 12. yy Alâeddin Cami Selçuklu’nun şehirdeki en eski eseridir. Caminin avlusundaki 1190 tarihli Kılıçarslan Kümbeti için sultanın kendisi ile birlikte birçok Selçuklu sultanı gömülüdür. Günümüzün son ziyareti ise Sille, onarılan evleri, Helen Kilisesi ve şirin kafeleri ile Konya’nın hemen yanı başındaki bu vaha havaalanına gitmeden dinlenip, yorgunluk çayımızı içeceğiz. 

ÖNEMLİ

*** Doğal güzellikler, tarih ve birbirinden çok farklı anıtlar ve ziyaret noktaları var.

*** Programdaki her şehrin kendine has tatları var; Adana kebap, şırdan, halka tatlı, şalgam suyu, cezerye, mahluta vb. Değişik tatlar açısından ve ziyaret noktaları açısından inanılmaz çeşitlilik sunan bir turdur.

Hiç yorum yok: