12 Mart 2018 Pazartesi

SU, TARİH, TAŞ ve HÜZÜN: DİYARBAKIR


DİYARBAKIR
Diyarbakır Havaalanı’nda rehberimiz ve aracımız ile buluştuktan sonra kahvaltı için ciğercimize gidiyoruz. Kahvaltımızın ardından Ergani Çayönü’ne Dünya’nın en önemli Neolitik Dönem yerleşimlerinden birine gidiyoruz.
Hemen karşı kıyıda Hilar Mağaraları. Diyarbakır yöresinin tarihine ışık tutan bu iki ziyaretin ardından anıtları ve doğası ile Çermik; İlk noktamız önemli bir Artuklu eseri olan 1148 tarihli Ulu Cami. Çermik’te bir sinagog, hem de kocaman. Anadolu’daki en güzel köprülerden biri Haburman Köprüsü; bir başka Artuklu şaheseri. Günümüzün sonunda yorgunluk atacağımız Çermik Kaplıcaları. Kaplıcaların ardından Diyarbakır’a otelimize dönüyoruz. Konaklama Diyarbakır.
DİYARBAKIR
Erken kahvaltımızın ardından ülkemizde pek tanınmayan ama Roma’nın en büyük askeri garnizonlarından ve çok önemli dini yerleşimlerinden biri olan Zerzavan’a gidiyoruz (www.zerzevan.com). Doğunun kalesi, Mithras’ın bilinen tek tapınağı, gizli geçitleri ve muhteşem manzara. Bu çok etkileyici alandan sonra Diyarbakır’a dönüp, şehrin hazinelerinden olan İçkale’ye yöneliyoruz; Artuklu Sarayı’nı, Osmanlı Defterdarlığı’nı ve 27 sahabenin gömülü olduğu Hz. Süleyman Cami. İçkale gezimizin ardından öğle yemeğimizi yiyoruz ve İznik çinileri ile yarışan ama adından neredeyse hiç sözü edilmeyen Diyarbakır çinilerinin en güzel örneklerini göreceğimiz Ali Paşa Cami’ne gidiyoruz. Bu güzel caminin ardından bölgedeki höyüklerde ve antik kentlerde sürdürülen kazılarda bulunan eserlerin sergilendiği Diyarbakır Müzesi’ni ziyaret ediyoruz. Müzenin ardından Hasan Paşa ve Deliller Hanları; Ulu ve Matar Camileri. Ve kuçeler, canlı dükkanlar, Keldani ve Ermeni Kiliseleri, medreseleri ile Suriçi. Diyarbakır’dan ayrılmadan önceki son durağımız Dicle’nin üzerindeki Dokuz Gözlü Köprü.

Hiç yorum yok: